top of page

Yabancı Dil Eğitimi

Yaklaşımımız

İnsanlığın en temel ihtiyaçlarından biri kuşkusuz iletişim kurma ihtiyacıdır. Dilin üç temel işlevi olan iletişim kurma, bilgi aktarma ve düşünceyi geliştirme aslında bize farklı bir dil öğrenmenin önemini açıkça ortaya koyar. İnsan konuşabildiği, anlatabildiği, anlayabildiği ve değişimlere ayak uydurabildiği kadar vardır ve hayatını anlamlandırır.

 

Bunu sağlayan dil ne kadar zengin olursa düşünce yelpazesi

de bir o kadar genişler. 
 

Dil edinimi kattığı sosyal becerilerle birlikte beyinde başlattığı süreçler ile bireyin zihinsel gelişimini de destekler. Düşünmek, hatırlamak, kavramak, dikkati yöneltmek, algılamak" gibi tüm zihinsel faaliyetlerde dil vardır. Dil ve zihin paralel geliştiği için bireyin dil gelişimi onun zihinsel gelişimini destekler. Erken yaşta dil edinimi tüm bu faydaları içine alıp çocukların sosyal, akademik ve bilişsel iyi olma hallerini desteklediği için onları başarılı, farkındalığı yüksek, özgüvenli ve bunların doğal bir sonucu olarak mutlu birer birey olmalarına büyük bir katkı sağlar.
 

Çocukta dil işlemleme süreci çok erken dönemlerde, anne karnında başlar. Anne sesini diğer seslerden ayırt etme, dilin ritmi ve ezgisi gibi farklılıkları çocuk var olduğu andan itibaren anlamlandırmaya çalışır. Bu süreç, dil ve düşünme becerisi ile ilgili çocukların dışarıdan gelen uyaranlara en açık olduğu, davranış değiştirme kapasitesinin oldukça yüksek ve zihinsel uyumun da en esnek olduğu erken çocukluk dönemi boyunca devam eder ve yabancı dil edinimi

için en uygun yaşlardır.

 

Suyun Anaokulu dilin üç temel işlevini yetkin bir biçimde kullanarak çocuklara en avantajlı oldukları bu dönemde İngilizce dil edinimini gerçekleştirmeyi hedefler.

Ardışık İkidillilik

“Ardışık İkidillilik” çocuğun anadilinin temel özelliklerini öğrendikten sonra (4 veya 4 yaşından sonra), yeni bir dil sistemi ile karşılaşma durumudur. Öğrencilerimiz -tek dilli, iki dilli ya da çok dilli bireyler- dilleri aynı yetkinlikte kullanamayabilirler, çünkü o dili kullanma ihtiyacı, neden kullandığı ve dillere ne derece maruz kaldığı farklılık gösterir. Bizler bu ihtiyacı sağlamak adına İngilizceyi hayatın bir parçası haline getirmek için “immersion” yani “dil banyosu” tekniğini uyguluyoruz. Bu teknikte ikinci dil bir derse konu değildir, dilbilgisi açıklamaları ve alıştırmaları yapılmaz ve çocuğun ders ortamında konuşurken yaptığı dilsel hatalar da öğretmen tarafından düzeltilmez. Dilbilgisi açıklamaları Main Course – ana dersin konusudur.

 

Bu modelde öğretmenler eğitim etkinliklerini ve günlük rutinlerini yaparken her söylediğini jest, mimik ve beden hareketleriyle birlikte görsel materyalleri de yoğun olarak kullandığı için çocuğun ikinci dili edinmesinde birden fazla duyu harekete geçirilir.

 

Öğretmen gerçekleştirdiği herhangi bir eylemi ya da duyguyu birden çok duyuya hitap edecek şekilde gerçekleştirir ve çocukta sözel ifadelerin anlam olarak zihinsel şemalar oluşturmasına zemin hazırlar ve doğal olarak İngilizce çocuğun yaşamının doğal bir parçası haline gelir. Çocukta anlama becerisi önce gelişir, “sessizliğe tolerans” dönemi ile üretime dayalı olan konuşma becerisi daha sonra oluşur. 

Okulumuzda erken çocukluk dönemi soyut düşünme yetisi henüz tam olarak şekillenmediği derslerimizde yapılan tüm etkinlikleri somut olarak öğrencinin yaparak, oynayarak, deneyerek öğrenmesi üzerine tasarlıyoruz. Gün akışına çeşitli oyunlar, şarkı ve tekerleme gibi dolaylı yollardan bol tekrar ve farklı içerikler ile öğrencilerin hem keyifli vakit geçirmelerini hem de İngilizceye olabildiğince çok maruz kalmalarını amaçlıyoruz. İngilizceyi bir ihtiyaç haline getirerek öğrencilerimizin iç motivasyonunu sağlıyor ve hazır bulunuşluklarını günlük hayattan seçilen kelime ve cümleler kullanarak destekliyoruz. Merak duygusunu harekete geçiren doğal ortamlar oluşturarak, öğrencilerin işitsel, görsel ve dokunsal deyeyimler yaşatarak onlara görerek, duyarak ve bizzat yaşayarak öğrenmelerini amaçlıyoruz. Etkinliklerimize sanat, edebiyat, fen ve matematik gibi branşları dahil ederek disiplinlerarası bir program oluşturmaya özen gösteriyoruz.


Okul öncesinde yabancı dil edinimi temel amacı yabancı dili çocuğa ana dilini öğrendiği gibi edindirmek değil, kendi dili ve kültürünün dışındaki dillerin ve kültürlerin varlığının farkındalığını oluşturmaktır. Suyun Anaokulu olarak yabancı dil edinimi sürecinin sosyal ve bilişsel alanlarda yarattığı sayısız avantajın farkında olup öğrencilerinin bu süreci en eğlenceli ve en etkili şekilde geçirmelerini hedefler ve İngilizce eğitim programını bu doğrultuda uygulamaktadır.

IMG_4479.jpg
bottom of page